duygular

biraz önce sokaklarda dolaştım, ara sokaklara girdim. çatılara çıktım. Ayağımı uzattım. içtim. tekrar dolaştım. eve geldim. evden çıktım ama bu içinden çıkılmaz duygulardan bir türlü çıkamadım. sanırım kendimi bayıltmam gerekiyor. kafamda dönen bu düşünceleri kafamı uçurarak yok edebilirim aksi takdirde ne yaparsam yapim tamamıyla her tarafta karşıma çıkıyor.

uyuyorum. uyanıyorum. uyuyamıyorum. gece kalkıyorum gündüz uyuyorum. ne zaman uyuduğumu yada rüya gördüğümün farkında değilim. ama seni görünce karşımda bunun bir rüya yada hayal olduğunu anlıyorum. çok uzaktasın benden- ferhatla şirin gibi mi- yıllar sonra karşılaşsak tekrar birlikte olabilir miyiz, olamaz mıyız. ben başka bir dünyada sen başka bir gezende mi olursun. yada karşılaşırsak aramızdaki bu buzul eriri mi- yada biz eritebilir miyiz.
yaptığımız kolaycılık mı- yada bu katılık sana da fazla gelmiyor mu- ne kadar katı olabilirisin. ne kadar önceki söylediklerinin içi boş olabilir. bu kadar ne olabilir her şeyi tersine çeviren. kırıntılar mı yok. kırıntılarla doymayacağım. içimde uzağımda yanımda- sen varsın. yeniden bir ben çıkarmadan kurtulamayacak mıyım. kendimi yakmam mı gerekiyor. bu acılar- acı diil farklı bişi-- acıdan daha da yüzeysel- vücudunu saran bir şey. bir nebula olgusu. bu toz içerisinde birşey görmemek- tesadüf çarpışmaların etkisiyle farklı yönlere savrulmak- uyandığında hala bu bulutun içerinde bulmak kendini. küçükken bulutların üzerinde uyumayı hayal etmiştim. ve bir paraşütçünün dalışıyla tüm hayallerim yırtılmıştı. ama şimdi büyüdüm halde bu bulutun içerinden çıkamıyorum. toz bulutu- parıltı- bir tepkime ve reaksiyonlar içerisinde bir oluşumun içinde kendimi yeniden oluşturmaya çalışırken kendime soruyorum yeni bir ben yaratacak mıyım diye. yeni ve yine bir mahir olacak mı yaşamımda. ya sen?

0 Yorum: