go ve margarit

hayatımın en kötü günlerinden birisini yaşıyorum- hiç bişey yapamıyorum. başaramıyoorum. elimdeki herşeyi kaybettim..

süreklli temizlik yapıyorummm...

oyanlanmaya çalışıyorum. beklemeyi bırakmıştım. bir taş atıyosan sonuçlarına katlanmalısın. neyi düşünerek yapıyoruz. sanki benim hayatım değilmiş gibi.
sanki bir başkası oynuyormuş gibi. sakince oturmak varken. oturamamak. hiç bişeyi düşünememek. hiç bişeyi tam yapamamak. hep bir yerlere getirip ve bırakmak. tamamlanmış işlerin varmı mahir. kalktığından beri sigara içiyosun kaçıncı sigaran 1o.mu 15mi. daha bir saat oldu uyanalı. tekrar rüyaya dalman gerekir. bir tatil köyünde ilerliyorsun ve herkesi tanıyorsun. kısa süreli bir işin var. ve akşam deniz kenarındaki bir bar-barakaya gideceksin. onun planları ve huzurlusun. seni özel kılan ne. ne yaptında boyle oldu. uzatmanın bir analamı yok . hakaretlerden bıkmadın mı. susumadınmı. daha ne kadar devam edecekti. bu uzatmalar. bu eğlnece ve sıkıntı. hep şunu okumuşsundur. sana değer vermeyen insanlardan uzak dur. seni önemsemeyen insanlara yaklaşma. daha ne kadar sürecek ti bu sorun, kaç defa bitirmiştin kafanda. uzatmak neye yararki-sürdürmek. hiç heycanın yok. hayatının sonuna kadar sessiz kalacak birine mi kalacaksın. hayat sana sundugu armanları sallıyacakmsın. bir plan yapamıyorsun. ya kendini durudur. yada aşağıya at. ne kadar yalancısın. ne kadar ilgilisin. ne kadar çok. herşey yalan mı mahir. yoksa gitmelerinden mi korkuyorsun.
seni bırakmalarından mı. evet seni çoktan bıraktılar, güvensizlik her yerini sarmış adım atacak bir yerin yok.

bugün

hayatımın en kötü günlerinden birisini yaşıyorum- hiç bişey yapamıyorum. başaramıyoorum. elimdeki herşeyi kaybettim..

süreklli temizlik yapıyorummm...

oyanlanmaya çalışıyorum. beklemeyi bırakmıştım. bir taş atıyosan sonuçlarına katlamalısın. neyi düşünerek yaapıyoruz. sanki benim hayatım değilmiş gibi.
sanki bir başkası oynyormuş gibi. sakince oturmak varken. oturamamak. hiç bişeyi düşünememek. hiç bişeyi tam yapamamak. hep bir yerlere getirip ve bırakmak. tamamalnmış işlerin varmı maahir. kaltıgın beri sira içiyosun kaçncı sigaran 10çnu mu 15mi. daha bir saat oldu uyanalı. tekrar rüyayay dalman gerekir. bir tatil köyünde ileriliyorsun ve herkesi tanıyorsun. kısa süreli bir işin var. ve akşam deniz kenarındaki bir bar-barakaya gideceksin. onun planları ve huzurluusn. seni özel kılan ne. ne yaptında boyle oldu. uzatmanın bir analamı yok . hakaretlerden bıkmadınmı. susumadınmı. daha ne kadar devam edecekti. bu uzatmalar. bu eğlnece ve sıkıntı. hep şunu okumuşssundur. sana değer vermeyen insanlardan uzak dur. seni önemsemeyen insanlara yaklaşma. daha ne kadar sürecek ti bu soorun kaç defa bitirmiştin kafanda. uzatmak neye yaaraki-sürdürmek. hiç heycanın yok. hayatının sonuna kadar sessiz kalacak birine mi kalcaksın. hayat sana sundugu armanları sallıyacakmsı n. bir plan yapamıyorsun. ya kendini durudur. yad aaşağıya at. ne kadar yalancısın. ne kadar ilgilisin. ne kadarç ok. herşey yalan mmı mahir. yoksa gitmelrinden mi korkuyorsun.
seni bırakmalarından mı. evet seni çoktan bıraktılar güvensizlik her yerini sarmışa dım atacak bir yerin yok.

dün

dün neden oldugunu bilmediğim sebepler yüzündenn


kaybolmuş bir halde buldum kendimi- bir boşvermişlik sardı beni-- sarılıp sarmaladı- yada vezgeçtimiştim herşeyden..

herşey bu kadar güzelken.

speedy

yazı yazmaya çalışan bir yazarı yazmak yada film çekmek isteyen bir yönetmeni çekmek- hayat bu değilmi-- neyi çekiyoruz ve yazıyoruzki- yaptıklırımızdan bizden bağımsız mı..
lalal llaa laaa

yatakta uzanmış- ne odlgunu bileden-boşalan yollarn ortasınd abulunuyorum- geriye de gidebilirim yada ileri- am ben yoldan çıkıyorum. kocaman bir çölün ortasındaki yoldan çıkıyorum.
hava soğguk ve yazgurlu-yoldan bakınca boyle değildi. güneşli ve sıcak görünüyordu. bu yoldan ilk çıkışım uzub zaman obce.
yakında bir şehir varmı acaba--ki ben okyanusu görmek isitorum. çölün ortasından okyanusa gitmek. durmuyorum.

disko

başlayalım diskoyaya..



dans etmeyi unutma. sarhoş olup diğer taraf geçmeye ne dersin.

fucking time..

nasılda geçiyor dakilakaşar saatin bir önemiheri çakiiiiiildiğin resmi yl..



yasam boyu dakikalar.

yaşıyorsamm ama nasıl gidiyor. mutluluklar penceresinde --ması sın zamanlarda yedğim. biraz da fıstuk- eğşenceeelş bir dilim - ğatates kızart

- : yazar burda gülümser

gidip gelen konuşmalar

bir kız beni çağrıyor- derinliklerden. mahiri anlayana aşk olsun.. bitmiş dakikalar. giden bilinmiyor. gezip dolaşmalar boşuna. boşlukta olmanın zerafeti- ağlamaklı bir anlatımla ağlıyorum..


nedeni bilmiyorum. keşke uzakta olsaydı- ona mektup yazardım-- o berlinde ben burda yada tam tersi- romada uçan bir kelebek gibi...





en son mahirin bütünlüğü üzerine tartışıyoduk, bu şarkıı gerçekten hoş.. şimdi koltugumda otoruyorum.. ve heyo diyorum. mahir gülünecek haline ağlıyor. bir ambiysans yaratıyor kendi içindee.

aramaya korkuyor. lanet olsun belki herşey daha iyi olablilirdi.

fucking time..

un breakable.. 70lerde geçiridğimiz zamanaları hatırlıyum zamanın

ayrılıyorum

ayrılıyorum...

sevgili sevgilim

sevgili sevgilim
bugene kadar yaşadıklarımızı
düşünüyodumm
artık
sevgili
sevgilim değilsinnn
artık hiç bişeyimsinnn

fuck u

geçmişimde yaşanan asorunlarla ilglil

martın son günü

bugün martın son günü 2008


duygularımın beş göütrüdğü yerde ,,


eve dönüyorum, kusmy yakın, bir taksinin camından srkmış- ilerliyorum. yaşmımda geçirdiğim




son dakialrda hoplaya zıplaya uçuyorum. nednei bilmediğim dakiiların pencersinden bakarken birden penecernnşşn olmadıgı farketmek beni rahatlatır.

KENDİMDEYİM.. SAAT 0009. KOLTUKTA OTURUYORUM. PARMAK UÇLARIMIN TAKILDIGI BİR ANDA.



KESİN KEZZZZ



KONUŞMALAR YAŞANMAKTA...

bütün gün

sevgidiğim insanlardan-- deneme yazılarını boşver- bugun psikolji okumak istediğini anlamıştın, davranış analizi aslıdan birazda sosyolojiye giriyor..


bütün gün gelmesini bekledim. aslında birlikte çıkcağımızı sabah ,bi yere kaybolmamamı öğleden sonra söylemişti. akşamda birlikte çıkmştık.

realty againt the law

sakince masamda oturuyorum..


düşünceler içindyeim..


ne yapacagını bilemeyen bir çok çoçuk gib sakince oturuyorum.. ağaçaların güzelliğine bakıyorum...


kendimden kaçıyorum. neden boyle yaptıgımla ilgili bir bilgim yok. nefret etttiğim topluluğun arkasında olmak varken..

aa nelerde olmuşş.. can sıkıntısı mı bunları yaptırıyor.

a herşeyi farkli yaşamışım kafamda.. nedense hep onu görmüşüm ama sonunda karşılaştım.,,zamansal bir yolculukçuluk


dans edermiisn
litttle stranger secret sin. like bom sun adace

banny angel even in the prief









realtyyy
againt the law


çıldırmış bir haldeyim dans with me.




uzak dur benden ve kardeşlerinden..



uzak durmam lazım bu kabileden ne kadarda birleşikler- bu yaşamlardan uzak dur


kendin için ve sağlığın için..,,,


dün ne kadar farklıydın bugun daha farklı bilmediiğin bişlermi var kendinle ilgli başkalarının bildiği

senden

senden çok hoşlanıyorum diye tlf.la arasam herşeyi batırırmıyım. saçmaladıgımı yada dalga geçtiğimi düşünürmü
bence düşünür.

heycanım dorukta tek bir arkadaşım yok. şöyle saçmaca bir işten veya nedeşündüğümden bahsetesem.. saçma oldugunu

biliyorum ama hiç düüşnmeden anlatsam..- saaçmada olsa konuşsam.. seni özlüyorum. bir şansa ihtiyacım var. bana şans

veririrmisin. elimde olsa seve seve verririm. bütün şanslarım senin olsun. ben senle mutluyum. hergün bakıyorum..

nasıl olcak bir çıkmazda gibi hissediyorum. bir kapana sıkışmış gibi. çok korkutuğum dalın kopması- şuan

kopuyormu- zamanı gelmişti. artık dağıtıyorum. kopuyorum.


neden boyle saçmalıyorum.. saçma saçma.. isiyosan belirt. istediğini söyle sanki ilkolkol çocugu gibi davranıyosun

:) neden boyle- tutamıyorum artık kendimi. gidiyorum konuşuyorum sanırım değişmesi gereken eşeyler var hıımm ne

dersin. bir psikologun hastasına sordugu gibi. yada bir tibette rahibin düşündüğü gibi. sana mutluluklar dilerim.

ozaman mutlu ol. çık dışarı zıpla okadar çok kural koymuşşsun okadar çok kabullenmişsiisn ki ne yapacağını

bilemiyorsun. sanırısam can çekişiyosun. uff çok komik. senin iş çıkışın.

bu arada aradan çıkarmısın. senle kaybedecek zamanım yok. ama hatırla memnuyetsizlik başarıya giden yolun

yarısıdır. :) mutlu ol.mutlu olmakmı.. bir paradoks geçerli, diğer yatabiki değil. mutlu olaman için herşeyi

yapardım. sanırım yaşın küüçük.

sanırım herşeyin başlangııc.. ne amma kuralın var..

bıkmadınmı kurallardan yada yaşamaından..

yasam boyu dakikalar

nasılda geçiyor dakikalar, saatin bir önemiheri çakiiiiiildiğin resmi yl..



yasam boyu dakikalar.

yaşıyorsamm ama nasıl gidiyor. mutluluklar penceresinde --ması sın zamanlarda yedğim. biraz da fıstuk- eğşenceeelş bir dilim - ğatates kızart

- : yazar burda gülümser

gidip gelen konuşmalar

bir kız beni çağrıyor- derinliklerden. mahiri anlayana aşk olsun.. bitmiş dakikalar. giden bilinmiyor. gezip dolaşmalar boşuna. boşlukta olmanın zerafeti- ağlamaklı bir anlatomla ağlıyorum..


nedeni bilmiyorum. keşke uzakta olsaydı- ona mektup yazardım-- o berlşnde ben burda yda tam tersi- romada uçan bir kelebej gibi...





en son mahirin bütünlüğü üzerine tarrıiıyoduk, bu şarkıı gerçekten hoş.. şimdi koltugumda otoruyorum.. ve heyo diyorum. mahir gülünecek haline ağlıyor. bir sm biysans yaratıyor. kendi içindee.

aramaya korkuyor. lanet olsun belki herşey daha iyi olablilirdi.

fucking time..

un breakable.. 70lerde geçiridğimiz zamanalrı hatırlıyumçç zamanın

askim.. seni dusunuyorum.. bugun hayatimin en guzel gunlerinden biriydi. senin sayende hersey ilk tanistigimiz gibiydi. kokundan tut tenine kadar. gulumsemenden konusmana kadar.... hersey icimdeki coskunun tasmasina neden oldu. tekrar ve tekrar asik oldum sana.

bugun aslinda baska bir tesaduf daha yasadim bende ilkez kaldiginin ertesi gunu sana dogru giderken bugun durdugumuz sokaktan el ele yuruyerek gecmistik. iste o sokakta mutlulgumun ve askimin ve heycanimin farkına varmistim ilk kez. simdi o sokakta oturmya basliyorum. benim icin hayat seninle yurudugumuz o sokakta senle basliyor. seni cok seviyorum banu.. herşeyinle ve herşeyimle daha çok seviyorum.



Mahir'in :)

unidentitify

bugun kaç maart bilmiyorum ama istedğim hayata doğru bir iki üç adım birden attım.


aslında bakılırsa hiçde fena değil.


bir bahçeye bakıyorum. şuan.. yeni taşındım camlar kirli. temizlmem gerekiyor. pek bahçe seçilmiyor kirden.. ve şuan saat aydınlanmanın karanlık yüzü gibi.



benim için herşeyin başlangıcı. yapı taşlarını kurmak üzere başlıyorum hayata. bu sefer daha yapıcı daha etkin..


daha heycanlı.. nasıl yapmam gerekiğini biliyorum.. ama ne yapmam gerekiği konusunda bir fikrim yok.


biraz mahiri inceleyim..

mahir tuhaf bir adamdır. oysa kendine göre çok normal ve diğer insanlarında mahir gibi olmasını bekler. ona göre davraanır. sonuç biraz farklıda olsa...


güzel şeylere zaafı vadrdır. estetik konusunda hassastır. bir stil veya bir tarzı olmalıdır herşeyin..

belki sanatçı olmalıydı- grafik- müzik-düşsel görüntüler hep ilginisini çekmiştir, hiç bir müzik aletini çalamaz. ama müziği etkilemek ister. dinlemekten yada kendine uygun müzik bulmaktan vazgeçmez. arar.. araştırır..


ama daha çok dinler..

grafik konsunda çalışmaları olmuştur.. bir iki deneme. ama kafasındakileri nasıl gösterceğini bilmez. bu konuda yoksundur. bir araç kullanmalıdır ki bu araç için derinlemesine dalmaz.. yüzeyseldir bilgisi.. ama ister ne istediği bir anda ortaya çıkar. şimdi çılgın tişört yarışmasına katılmak ister. hatta bu sabah uyandıgında bir fikri vardır. basitce gösterebilir. ki birazdan deneyecektir.


bir yazar olmak ister...

bugün 18 mart. dünya banu ve mahir günü...

fuck

Fuck

fuuuuuuuuuuuuuuuuuuuccccccccccccccccccccckkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkk
Akaşam akşam yine yaptın yapacağını..
Lanet olsun

Bu saatttee. Şimdi hemen ne yapman gerrkiyor..

Hiç pişe. Pariste 7 gün. Ne kadar bokatan bi durum

Fuckkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkk

Fuuuuuuuuuuuuuuuuuuuuuuccccccccccccccccccccckkkkkkkkk

Kaldınmı ortada…….

aç

yaşammda geçirdiğim dakikalar gözümün önünden geçiyor. kocaman bir mutluluk havuzuna atlamış gibi hissediyorum kendimi. mutluyum hemde çok. özgürüm hemde çok. isteklerimin çok dışındayım yada planlarımın dışında hedeflerim vardı ve hala var - kaliteli bir yaşam herşeyin en iyisi- çidemi doldurmak gözümdeki bu açlığı silmek istiyorum. önceden oyle değildi.ne kadarda toktum. aç oldugum şeyleri tamamlamanın tek yolu var. ama soylemicem:) - şuanda sevgilimi bekliyorum kuafaorden çıkmasını- bir planım yok. ou alıp taksime çıkacam. görüşeceğim insanlar var. belki içki beni mutlu eder. içkiye ne kadarda açım. herzaman bulabildiğim bir şey değil. bulsaydım ne içerdim; az ve öz içeceğimi söyliyebilirim belki bir damla<:) bir keresinde içmiştim bi barda, adın bilmediğim ve pahalı oldugunu dusundugum bir içki ısmarlamıştım. ve kocaman bir bardak ve bir damlalı bir içki gelmişti. arkadaşlarım içmeye -deneye kıyamamıştı ama koklatmıştım. güzeldi hatırladığım kadarıyla. şimdi tek damala- butun sinirlerimde hissetmek istiyorum. 18 ocakta ottoda bir parti-santral istanbul da. eğlencenin dozunun yuksek oldugunu düşünüyorum. düşüneceğimde. sakince. çözmem gerekiyor. ne kadar çok şey çözmem gerekiyor. gerekiyor. tek çözcem şey bu olacak sanırım.onunda yolunu biliyorum. daha çok çalışamamı dedi mahir. duydum sanırsam boyle bişi. tam olarak bu an bunu yapıyosun.. şimdi gelsin paraalar. gelsin işler. gelsin hayat gelsin eğlence - gelsin müzik ve herşey. konsantire yaşıyorum. çok hızlı ve en dipte-yada en uçta- en uçta kabulumdur:) zihnim temiz. hızlı çalışıyor.. sevgilim henüz çıkmadı. saç bakımı:)biraz uzun sürebiliyor. yaşağım ve yapmak isteklerimin arasında o var çünki en güzeli o huzursuluğum kayboluyor yanında. geçen haftayla bu haftayı düşündüğümde geçen hafta bağırmaktan sizi ve kendimi duruduramazken bu hafta esipiri yapmaktan kendimi alamıyorum. zamnalama iletişim abiletimiz çok iyi. tam arayacak dediğim zamanda arıyorum, tam kuaförü basıp içeri dalmama ramak kala bir mesaj: çok az kaldı coni diyor. coni az kalmasına sevindim. daha çok şey yapacaz çünki.

sigara

seviyorum...

rahatlatıyor ve stressimi alıyor. daha sağlıklı düşünmeme

neden oluyor.

aynı zamanda zevkli :) dumanı içime çekiyorum ve sonra

üfülüyorum. eğlenceli bir duygu, tadını seviyorum. özellikle

yemkten sonra içtiğimde çıldırıyorum. o dumanın ağzımda

bıraktığı tat müthiş.

Gizlilik- mahrumiyet-i

Ya konuşmalar hiç mi yok ortalıkta
Belki bir şeysindir mahir- belki değilsindir
- ne kadar sürecek bu çelişme- bir taraf olunceye kadar mı yoksa ring dışına bir apartkartla boylu boyuna serilmek mii

İstediğin bu değil senin….
Bir film çekmek istiyorsun…..

Bir film çekmek isteyen birisini mi çekmek istiyorsun


Yada kendini mi




Gizlilik- mahrumiyet-i put a spell on you




Nerden nereye bunu sadece ben ve biz bileceğiz. Bu radyoda çalan radyoahead mi yoksa :O)






Once ilk öğrendiğimiz şey

Kücük organizlamalardan ilksellik de burada var.. gelişim evrim


i felt love blue

know we good………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………………….

Touch the lips

Bir dudakla başlar her şey..
Önce her şey kırmızıdır. Sonra bir dudak belirir.
Arkasında bir el dudaklarıyla oynar
Sonra yavaşça akar yaşam.. bir hızlı çekimle koldan devam eder yaşam .
Sonra tum bedene yayılır.

Masum bir kadın..

yataktan yeni uyanmış, masum oldugunu nasıl anlıyoruz

gülümsemesinden
ustundeki ipek pijamasından
ince hatlarından- belki bi şort giyoyor
saçları- belki saçlarının sarı olması
Yada davranışı- elleri biribirinin üstünde yatakta duruyor

boom

kendi içimde patlamalar yaşıyorum. bir yerden sonra kontrolumden çıkıyor. ve hiisediyorumm durduramıyorum kendimi .. koşmam gerekiyorçç yerimde duramıyorum. heycanım son dorukta k. bilincim değişiyor normalde ekendimin bile yapamayağı konuşmalar yapıyorum,düşünce yapıp bir anda değişiyor. bilincimin açıldığını hissediyorum herşey çok hızlı . kendimden çıkyorum.

30 ssaat suruyor. yda bir saat . sakinleşiyorum. daha neşeliyim. şuan da oyle. şu an patlamaya hazırlıyorum. zamannnnnnnnnnın beni bıraktıgı yerdeyim . gece uzun uzadiye yanlış zamanlar kaybemenin dayanulmaz hafifiliiği . bazen dusunuyorum ama bulamadıklarımın . neden oldugu konusunda bir yargıya varcagını bilmediğiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiiim içççç nn

ananas

bir aanans bahçesinin önünde ayrılmak. ve ilerisi için meyvedev elbiseler yapacagını soyleyen bir çocuk. . komik-romantik-hayal gücü yüksek. eğlenceli. biraz gururu okşanmış, kararlı ve keskin ifadeyle yuruyor. bitmesine aldırmıyor. ama uzuluyor. içinde bir sızı ama mutluluga adım adım yaklışıyor..

senaryo

Zamanın durduğu bir anda

Her şey durmuş kamera ilerlemeye başlıyor ve aradan geçtikçe hızlanmaya başlıyor ( bir aksaklık var) ve birden gürültü ve kahkaha sesleri- eğlencel i bir cümbüsle her şey rahatlatıcı—sakinliğie ihtiyacın va mı- ve birden karşına bir kız çıkar tam orda sana bakmaktadır. Dururu kamera her şey hızlanır ama kız orda durmaktadır.

Nı anda.. ve birdeb her şey hızlıyken

Saklanmak – ve sonuçları


Kamera geri geri gidebilir. Ve kız kalabalığın arasında kaybolur- hızlı ve keskin. Başlamayan bir şey de biter derseniz bitmiş olur. Yada kabul etmezseniz silinmiş olur.

İlerlemek ve sonuçları

İlerliyorsun ve kızın karşısında duruyorusun etrafında dönüyorsun v etekrar karşısındasın. ay Nı anda.. ve birdeb her şey hızlıyken





Bir adam parkta- yada bir vapurda ust katta oturmaktadır



Karıncalama ve birde ne kesilme – giriş J

yeni-2

senin için butun aşklarım senin için….




Bugun özgür bir günüm…
Nerde kalmıştık…
Artık daha luks bir yaşama ilk adımlarını atıyorum….


++++++++++++++++++++++++++++++++



Evemii gitmeliyim. Evde tek başınaş
Sorun dün gece kimleydin
Cevap: tek

Tek olmanın inanaıılmzz yanlılığı

İnanılmaz eğlencesi


Mutluluk bizim vazgeçilmez amacımız. Ama dunyaya mutlu olmaya gelmedik. Oyleyse niye geldik
Analamsızlaşmıyomu her şey… neden bir sorumluluk duygusu- tamamıyla sisteme olan sorumluluktan abahsediyotum,

Dun bir film izlemiştim. Ben izledim falımdada yazdığı gibi

Hatta cebimde buraya not olaak çıkartıp yazacagım,
Ama şimdi otobusteyim uygunsuz bir pozisyondayım. Kaç kelime hızlı yazabilirim….


Hızlı olurmu yazdıklarım*


Filmde insanlar oldukten sonra bir pansiyon gibi yeşillik alana alınıyorlar. Ve ölü insalara söyledikleri ilk cümle
.,:: siz dün öldünüz
Şimdi sizden şimdki yaşınıza kadar yaşağınız bir anını seçmeninizi. Ve bundan sonraki hayatınızda sonsuza kadar onandaıkai gbi hissetteceksiniz. Karar vermek için üç gününüz var:O)


Sonunda ne oldu bilmiyorum…..


İşte tam orda bu insanlara soru soranlarda olmus insanlar….

Soylediği bir repliği söyleyyim: buraya başka bir birimdne geldim..**







Otobusteyim şöförün hemen arakasında.. sanki otobusu ben kullanıyorum.






Sanki yavaşladık.. biraz önce Sandrayla olan durumuzu düşünüyordum.. onu görmeden arakaşlık yapmak.

Akadaşmıyız:


Evet, ama seninle görüşmek istemiyorum

Dun dusuncelerim izle knutuk. Telepati. Butun yazılanlar saklı olablir. Ama kayıt tutmaya gereke yok..





Yolda giden biradam, masumca dönüyor. Suratınta bir tebessüm ve tam suratına bir dometes….


Daha sonra anizsyn ve kanlar adamın yuzudne damlıyor. Ve bir damlanın içine girip tepeden dalıp damlayla dusuyoruz. Ve kan havuzunun içnden yazılar bir balıkşeklinde ve balık gibi hareket ediyor..

















Nasıl gidiyor, yaşanmış sayfalarda sen varsın, butun sayfalarda sen varsın. Butun kavgala






Sadce unutmak istiyorum… yaşamaımda bazı şeylerden ödün vermek isteiyorum..
Yaşam eğlenceli- odam bir kafes- karşımdaki köprü iste kafesin temelleri… belki ışıklı belki değil… ama gökyüzündeki bir sutun…

Sen mahir artık benimsin artık birlikteyz.




Şimdi yampmak istedğim şeyi yapıyorm…..




Başka bi sayfada yapacağım….






*
Hayır olmaz…


**
Wavv.. acaba hangi birimler? Merak etememek elde değil. Peki neden oldukten sonrada bir birimde yer alacaksınız.

fuck

Şuan 7.00 gibi ve lanet yerden gitmek istiyorum. Doğru bir sıçrayışla nokta atışı yapmak gerek para yok – olmadı-olamadı-yetişmedi-yetişemedi.

Üzgünüm. Sevgilim tlf.nu açmıyor. Dünde sevgilim olmadığını söyledi zaten. Bu arada uzun bir yolculuk olacak. Doğru bir atlayış yaptım ama uzun-ne yapacağımı bilmiyorum. Nereye gideceğimi. Boşlukları doldurunuz lütfen.
ne yapacaksın planlayıp,al sana mahir fuck içinde patlasın
ağla yavşak , ağlamanı istiyorum
şu haline bak
halime bak, içerde sıkışı kaldım.
Özgür müydün sen
Al sana özgürlük ne yapacaksın
Sigara alacaksın, banuyu arayacaksın-ulaşamayacaksın, evde dönüş yolunda açmasını yada evde olmasını dileyecksin, ortaköyde duraktan indiğinde son 100 metreyi heycan-korku-mutluluk-acı dolu yaşayacaksın
Hayatında tek heycan hatırlatırın
Onuda kaybetmek istemiyorsun , bir kişi senin kurtuluşun olmayacak, hala anlayamadın daha daha daha ne bekliyorsun
Ben bekliyorum evde bir lap-top*
Al alırsın mahir bunu alırsın sen- ona kitlendin şimdi kendini, gelmeyecek bebek
Ağla- ağlama , canın cehenneme ama sen gidersen üzülürüm bindiğin otbusten atlayabilirsen olan ban olur san değil
Üzülürüm tatlı çocuksun, sadece tatlı bir boka yaramayan sevecenliğinle evet değişin
Sen bu dünya için bok çuvalısın
Orta direk sefil bir insansın, sefaletin her halinden belli, kıyafetlerinden, evinden
Neye sahipsin? Hiçbir şeye. 2 yıl önce yaptığın planlarla aynı yerdesin, bir gelişme yok
Senden nefret ediyorum
Ne yapacağına dönelim, odakulenin önünde tek başına içecek misin?
Herkes sana hayran dimi mahir? Herkes seni seviyor dimi mahir? Fucku
Telefon rehberinden niye kimseyi aramıyorsun takılmak için. Boş bir tlf rehberin var. Bom boş, kocaman boş,
sen mi itiraz edeceksin bana?
Kime itiraz edeceksin ki bana edeceksin? Korkak mahir, her şeyden korkan mahir,lanet mahir bok çuvalının içinde boğulman dileğiyle, mahirin…

çek

çok eğlencekiydi... polislerden kaçyordum ama bir seyyar tezgahla,
üzerinde ayakta gidiyorum. çok hılzı ilerliyorum, dengede durmya çalışırken polis arabalarının barikat kurduğunu hatırlıyorum ve üzerinden uçtuğumu. havada tezgahla ilerliyoruz ve ayklarımın altında yere iniyoruz hala çok hızlıyız, barikat geride kalmış deniz kenarında aydınlık bir gün aşagısı kumsal. birden zıplıyorum tezgahtan,tezgah devam ediyor yoluna birazdan çarpacak,
bense yere iner inmez koşmaya başlıyorum...

orda

Orda durmuş aşağıya bakıyorm neşeli biraz sola. Pencerin önünde drumuş deniz kenarından sahili izliyorum.
Odamdan çıkmıyorum...
Kaçın gün artık saymırum. Yemek yemeyi bıraaktım. Daha iyi hissediyorum sanrım 2 iki gündrü yemedim. Su içiyorum. Tadına varıyorum. Daha serin olabilirdi. Beklemeye zamnım yok. Serumla dolaşabilirim. Eğer yerimden kalkmamayıd abaşarırsam aksi takdirde kablolarla uğraşmak zor olacak. Beyin ve kalbim kalabilir. Sadec ebeyine ihyiyacım var.

Bugun 96. Gün ve zaman nasılda akıyor. Geceyele gündüz ayrımım kayboldu. Perdeleri artık açmıyorum.yemek yemeye başladım az da olsa yiyyorum. Daha çok meyve. Kendi kendime konuşuyorum.bazen 3 kişii oluyoruz. Sesler bir birine karışıyor. O zaman çok e eğleniyoruz.
Genelde eğlenceli şuan k tekim. Diğerleri uyuyorlar. Sadece bir tanesi dinliyor ama gözleri kapalı. Uyku gözlerinden akıyor. Gittikçe ağırlaşacak. Bulanık hatırlıyacak bu anları. Hatta hiç ahtırlamayacak.

gece

sigara içiyorum. bir köşe başında durmuş. bir apartmandan çıkışı bekliyorum. Yanlış apartmanı beklediğimi daha sonra fark ediyorum. aslında beklerken pek emin değilim bu apartmanın olduğuna. Daha Öncede sağındaki ve solundaki apartmanlara girmeyi denedim. zamanım çok 1 günüm var. 18 saat eder. sonra. Hiçbir şey yaşamamışım gibi kaldığım yerden devam etmek zorundayım. daha zamanım var. bir kaç apartman sakiniyle konuşuyorum.ve bira içiyorum. 1.si bitti. hemen yanına 2.sini koydum. diziyorum. Beklemekten başka çarem yok. Bir şeyleri çözmem gerekir. bir yanlış anlaşılmayı düzeltmem ve hayatıma devam etmek gerekir bekliyorum o yüzden. şuanda 3. biramı içiyorum. oysaki ne kadar güzel bir gündü. işten çıkmış. evde ev arkadaşlarımla takılıyorduk. go oynamasını gösteriyordum. bu arada konuşup şakalaşıyoruz. Her şey hoş. misafirler girip çıkıyor. insanlar geliyor. ve telefon çalıyor. ve bir ses gelmemi istiyor. buluşmamıza daha var. hemen görüşmek istiyor. bir mesaj almış anjeliden- anjes eski sevgilim. hiç bir zaman anjeli yazmadım. ama şuan benim için anjeli. Sanırım anlaşabiliyoruz. Durumu biraz daha karıştıralım. aslında anjeli mesajı bana atmış. ama benim tlf.num mariada. mariada mesajlarıma bakmış. artık herkes herkesin telefonuna bakmış. çok komikmiş.

Evden fırlıyorum. hoop diye. önümde uzun bir yokuş var tırmanıyorum. daha önceki yaptığım hatayı yapmadan sola doğru gidip otobüsü yakalıyorum. tahminimden daha hızlıyım. Şöförün yanına geliyorum zaman kaybettmeye niyetim yok. şöföre hızlı gitmesini yoksa aşağıya atlaıayacagımı soyluyorum analamsız ca bakıor. ve kosede atlıyorum. koşuyorum. daha onceki deneyimlerimden de bildiğim gibi yerinde yok. soylediği noktada. bir arkaşına gittiiğini soyluyor. b.taş meydandayım. arkadşının evi yakın. ama ben bilmiyorum. sadece sokağı bildiğimi zannnediyorum. tahmin . iç güdü analiz. surekli konuşlardan kkesitler. apartmanı bulablşirim diyorum. Once sakinleşmeliyim. rahatalamalıym. bira alıyorum. extra. hızlı olmalıyım. zaman gidiyor. o kaçıyor. artık birşeylerden bıkmış duruyorum. yoruldum. ama yanalış anlaması yuzunden açı cekmesine izin verermeme.ben super kahraamanınız mahir. Kendimi kandırmmıyorum. bir beklentiden çok uzagım. bir birliktelikten. koşuyorumm. 3. biram elimde sokagın ortasındayken karşıdan maria geliyor. bir arkaşaıyla taksime gidiyolar. nerden mi biliyorum. anlatırım. saola sapayılarlar ve maria'la goz goze geliyoruz. ona doğru gidiyorum oda bana doğru geliyor. bana saldırıyor. Konuşmamız gerekiyor diyorum. oyle birşey değil diyorum. durumu açıklıyorum. kafaasında soru işaretleri var. arkadaşı bekliyor ve maria gitmesini soyluyor. biramdan içiyor. Aşağıya yurumeye başlıyoruz. sokağa çıkmadan bir apartmanın parmaklıklarında oturuyıruz. içiyoruz. bir çocuk geliyor. bir apartman sakini ama fazla sakin değil. Tartışmamaızı dinliyor. oturmak istediini soyluyor. aynı şeyleri tekrar etemekten sıkıldım. Belki farklı bir akış açıysa konuyu daha geniş alabliriz diye düşünüyorum - ki ozaman dusundugum sey taam olarak bu- cçocuk konuşuyor. bir sevgli kagvası diye gerçekten genelliyor. bu kadar genel konuşacagını dusunmemeiştim. bosveriyorum. poşette iki bira var. bir tanesini isityorum veriyoru. ikimizd eiçmeye başlıyoruz. durum biraz daha rahatlamış bir hal alıyor neyseki. guluyoruz. ne aptıgın bahsediyor. herşey iyi. birden bize salak oldugumuzu soyluyor. ne demek istediğini anlayabiliyorum ama işi kanıtlam derecesinde tekrar etemeye başladıgında. çnenesieni kapamasını soyluyorum. terkra ediyor. ayağa kalkıyorum.oda kalkıyor. ve itmeye başlıyorum. oda beni. bu sefer ustume saldırıyor. yakalıyorum ve yere atıyorum. ustundeyim. vurmak değil niyetim. sadece sakinleştirmek. vurmaya çalaışıyor. da aha vurmadım. şaşaırıyor. v e duruyor. ve bırakıyorum.bosverip maria'la aşağıya inmeye karar veririken. o saıara el el tusuyoruz. mutluyum. birç okm şeyi aştığımızı dusunuyorum. ama nedense yakamı bırakmıyor bu şeyler. once cocuk bağırmya ve ustumuz gelşiyor. artık kendimi duruduramıyorumç. çocugun uzerine ucuyorum. evet tam analaıyla uçmaktan bahseditorum. çoçugun ustunde yere dusuyoruz. artık donusuyo yok. çıldırmılş durumda vuruyorum. maria gelip tekmeliyor. sonra bir sure çocugu tuuyorum. ve kalkıp donuyorum. maria'la el ele tutuşup buluşacagımız meydana gidiyoruz. ağlamaya başlııyor. sarılıyorum. Onu sevdiğimi söyluyorum. gerçekten seviyorum. ban sarılıyor. herşşeyg uzzel sakinleşmeye başlıyoruz. daha sonra oturuyoruz. daha sonra çat bir telefon yerede parçalanmış. goruyorum ayakatayız meynaın kosesinde yol kenarındayız ve p tlf.nun parçalarıda yolda. kararszı kalıyorum. maria koşarak uzaklaşıyor. bana kaıyor. tl.f. umrumda değil. ama sim kartımı- tlf. Deterimi almalıyım. kayıtlı değil. sağa bakıp sim kartı arıyorum. koşup alıyorum. Belki saniyler avar. 6-7 saniye maximum .. ama çok uzun suruyor. marianu peşinden koşouyorum ban bağırıp çağaırıyor. sonra yan yana gidiyoruz. beklediğim ağartmanı geçiyoruz. simkartın neden onemli oldugunu soruyor. saçma bir soru. onemsiz diyip kııryorum simkartı. birşey soylemdne ilerliyoruz. birden zile basıyor. bir apartmanın önünde duruyoruz ve daire zemin kat. pencere açılıyor. gitmemesini soyluyorum. Oysaki oherşeyin bittiiğini soyluyor. ve o srksşsı çıkıyor. ona aramızdan çekilemesiniğ soyluyorum. tartışıyoruz. maria'ya gitmemesinş soyluyorum. o ise gştmesini. bugun jkaç kavga daha edeceğim acaba. çocuga vurması soyluyorum. ona karşılık vermeyecegimi. vurdada bir
taksime gidiyorum. gece uzun ve zamanım var. belki sizin yoktur. biraz kahve molası vermenin tam zamanı
.( yazarın notu)

evdekilerden para almıştım. sigar almak için beni bekliyor. sigara almak için Fransız konsoloslugundan donerken. iki arkaşaımla karşılaşıyorum.eskşden birlikte takıllrdık. sadece takılırdık.. aralarda da konser ve tkinliklerd eb eğleniridil.. gordumue mutlu oluyorum. sigaraları var mı diye soruyorum 2 çit oldugunu soyluyorlarla. oki diyorum. bende alıp geliyorum diyorum. ve alıp geliyorum... gumususuya donuyoruz. aşağıya . onlar donecek sanırsam karşıya yda cihangire. bie yer buluyoruz bir sır. geneld eorda tek yada maria'la içerim. bi başaksıyla daha içmemeiştim. ( yazarımız burada romantik hislerle dolu.- editörün notu) içiyoruz. guluyoruz. tlf.la konusuuyorum maria yernine . marian arkadaşıyla. herşey guzel birden. mariad aolsa. mutlulutan kanatlanacağım. kıcuk kanatlarımı çırpıyorum. ve maria'ya usulca gidiyorum. ucuyorum maria'ya doğru apartmanına tepeden bakıayorum. aşağyıa iniyourum. ve evde değil. merak ve korku içinde tekrar havalanıyorum. suzuluyorum havada. uyumalıyım. tek bir ışık yanıyor.maria iyimi diye. sonra ışık sönüp uykuya dalıyorum.

bu an

zamansal yanılsamalar yasiyorum. mutlu olmak istiyorum. kim istemez. herkesin mutluluğu farklı, neye göre kime göre. gittikçe isteklerimden vaz geçiyorum. dahada mutlu olmak için. Yakında ne fes aldığım için mutlu olacağim. az kaldi. Bu an masamda oturuyorum. ne yapacagım hakkında en ufak fikrim yok. plan yapmaya çalışıyorum. mutlaka bir şey isterken birşeyden vazgeçmek zorunda kaliyorum. benim istediğim bir şey değil. onumde uzun zamanlar var yaklaşık 1 gün. ve butun gun benim. durumuma bakiyorum yaptiklarima ve yapacaklarima. yapacagim cok sey var yapmadigim kadar nerdeyse. nasıl ne ne zaman. hep acelem var. yetiştirmeye çalşırken bir şeyleri hep geride kaliyorum. yaptiklarim yapacaklarimin onune geçiyor. ruya bile göremiyorum. yeni yeni görmeye başladım. guzel ruyalar bazıları bazılari uykumdan uyndırcak kadar acıklı. ya iyi yada kotu. ya dipte yada zirvede. yasamım gibi. benim gibi. evden çıkmamaya karar verdim. kendimi toparlamaliyim. kendime zaman vermeliyim. yarali bir hayvan gibi inimdeyim. hem aci çekiyor hemde kipirdayamiyorum. buan masamdayim. bir su sesi duyuyrum. dinliyorum. ses sanki birşeyler yıkıyor gibi- bulaşık gibi. uzuluyorum. neden uzuldugumun farkında değilim. yere yıkılmak uzereyim. kendimi yataga atip battaniyenin içine giriyorum. bir sure oyle kaliyorum. tamamiyla dunyadan uzaklasiyorum. ama icimdeki bu aci ne. ne oluyor bilmiyorum. kendime gelmeye basliyorum. yataktayim ve su sesi gitmiş.kalkmaliyim. yapamiyorum anlamaya basliyorum. birlikte yasamdan yoksunum. yanlizigim dibe vurmuş. her konuda. herseyi kendim yapmanin stresi beni yorgun dusururen. insanlardan istediklerim maddi seyler. guzel birseyler duymak istiyorum kendimle yada yasamimla ilgili. ama ses yok.su sesiyle gitmis. Neden beceremiyorum birlikteliği. nerdeyse 1 yıl olmuş geşmişte bırakamamışım, bırakmamış. birlikteliğimin ve yaşamım onumde kocaman bir engel.

bıktım artık herseyi kabul etmekten. bir tavrim yok hic bir seye. sadece geçmişte edindiğim alışknlıkların bir tavrı var. bu yeni durumda ne yapacagımı bilmiyorum. konusmayarak uzaklaiyorum. iste mahirin en buyuk tavri konusmamak. uzaklasmak. gititkçe uzaklasiyorum.çevremden çok daha faklı davranıyorum. keşke hapishanedeki gibi içimi ısıtsa bu farklılık ve uzakta benle aynı şekilde olan insanların oldugunu bilmenin sevinci. bu an o insanlara çok daha yakınım. ama malesef hala uzaktayım. bu an herseyden uzaktayim. eskiden konusmadan geçirdiğim gunler vardi. kendi sesimi unuttuğum. ve aklima geldiğinde sesimin nasıl olgunu merak edip çıkardiğim sesler. o zamanda guluyordum kendime. şimdide guluyorum. suan saatler oldu. agzımdan tek kelime çıkmadan geçiridğim bir gun. merhaba- yada slm demek için kimse yok. soylesemde cevap veren yok. sadece bakismalar. anlamsız bakışmalar. orda kimse yok mu. davet edilmek istiyorrum. davet etmekten bıktım davetiye çıkarmaktan.

Yada soyle bir davetiyle son veririm bu gune. mutluluguma ve yasamima bu soguk gunde son veriyorum. hepinizi beklerim...

dalgalar

uyandığımda dalgaların sesini duyabiliyordum..

kumsal

kendime geldiğimde çok uzakta olduğumu anladım.. bi kumsalda bulmuştum kendimi.. neresi olduğunu bilmiyordum, umrumda da değildi. uyku okadar güzeldi ve rahattımki uyumaya devam ettim...

hayal.et

Zamansal bir düşde ilerliyorum.. durağan bir zaman olsada bir zaman söz konusu, önemli anları toplayıp onları şekillendirmek istemiyorum, ama mümkün değil, ne hayel ettiysem kendimle ilgili, kendimleyim ve senle. yanımda olman ve bi hayel olman beni düş kırıklığına uğratacak mı bilmiyorum ama bu düşde kalmama sebeb olacağını biliyorum...

Tinsel

Tinsel

Bütün küçük çiçekler

-Anılar, kimsenin bizden alamayacagı tek mülkümüzdür- Jean Paul’un söylediği bu söz, iktidarsız öznenin duygusal avunular haznesinde büyük önemli bir yer tutar. Tevekkülle iç dünyasına çekilen özne, vazgeçtiği tatmini orada bulduğuna inanmak istemektedir. Kendi arşivlerini kurarken kendi deneyimine de bir mülk olarak el koyuyor ve böylece onu tümüyle kendine dışsal kılıyordur. Geçmiş iç yaşam bir mobilyaya dönüşür böylece – tıpkı, tersinden alırsak, her Biedermeier parçasının da tahtaya döndürülmüş anı olması gibi. Ruhun anılar ve ilginçlikler koleksiyonunun doldurduğu iç mekanın her tarafı dökülmektedir. Anılar çekmecelerde saklanamaz; geçmiş çözülmez bir biçimde şimdiye bağlanmıştır onlarda. Hiç kimse, onlara Jean Paul’un taşkın cümlelerinde övüldüğü gibi özgür ve istençli bir çabaya ulaşamaz. Tam de denetlenebilir hale gelip nesnelleştiklerinde, tamda öznenin onlardan tümüyle emin olduğu anda, güneşin vurduğu ince duvar kağıtları gibi solar anılar. Öte yandan, unutuşun sığınağında güçlerini korudukları zaman da yaşatan her şey gibi ölüm tehlikesiyle karşı karşıyadırlar. Proust ve Bergsona göre, şimdiki an, dolaysızca burada olan, ancak belleğin dolayımıyla kurulur. Kurtarıcı olduğu kadar cehennemi bir yönü de vardır bu sezişin. Yalıtılmış varoluşun ölümcül sabitliğinden istençsiz anımsamayla koparılmamış hiçbir deneyim nasıl gerçek değilse, hiçbir anı da saklayanın geleceğinden hiç etkilenmeyen yüzde yüz güvenceli bir bağımsız varoluşa sahip değildir: Geçmişte yaşanmış olan hiçbir şey, sırf hayal gücüne tercüme edilmiş olduğu için, empirik şimdinin lanetinden muaf olamaz. Daha sonraki deneyimler, kişinin en mutlu anısını bile koparabilir ondan. Sevmiş olup da sevgisine ihanet eden, geçmişin sadece imgesine değil kendisine de zarar verir. Uyanırken yapılan sabırsız bir hareket, şaşkın bir ses tonu, hazzın içine karışmış belli belirsiz iki yüzlülük, karşı konulmaz bir biçimde anıya müdahale eder ve daha önceki yakınlığı bile şimdinin mesafesine dönüştürür. Umutsuzlukta hep bir dönüşsüzlük vurgusu bulunur; ama durum düzelemeyecek olduğu için değildir bu, çürüyüş geçmişi de kendi girdabına çektiği içindir. Öyleyse geçmişi şimdinin çamurlu akıntısının dışında tutmaya çalışmak da aptalca bir duygusallık olur. Geçmişin tek umudu, yıkıma savunmasızca maruz kaldıktan sonra, onun içinde farklı bir şey olarak çıkma olasılığıdır. Ama umutsuz ölen kişi bütün ömrünü boşuna yaşamıştır.

yaşamm

Yaşam enerjim, seks gücüm, hayat damarlarım; masalsı bir anlatımla yaşamım, hayallerim uçuyorlar, iç içe giriyorlar. Bazen uyumsuzluk da oluyor. Uyumsuzluk hayallerimden mi kaynaklanıyor yoksa benden mi, yaşamımdan mı bilmiyorum. Uyumsuzluklar ve mutsuzluğum iç içe geçiyorlar