studio


pillar gecti üstünden, bu hayata başlayalı. bu hayatnaisl bir hayatsa, öyle devam eden bir hata,

bir ilk oluyor hayatımda, bir ilki gerçekleştiriyorum suan. bir masada oturuyorum.kimseler yok etrafımda, dışarda dolu bir dünya, yanımda kimseler yok, ne kadar mutlu olduğumu tahmin edemezsiniz.

siz ve ben. aramida kimse yok.


yer altında sayilirim, 3kat asagida, yer altında bir stüdyoda , benim demeliyim oturuyorum tek başlama.

odadaki hersey darmadağınık,yerelerde resimler., kesilmiş kürüler, cereceveler. bir kolaj stüdyosu arkdasimdan aldiüim, 1.5 ay geçmesine rağmen,enn, hiç buseye dosunmamais, sanirimson 6 ayidr dokunmadigi  gibi,

küçük bir yer, bir masa açıyorum kendime- biraz topluyorum masayı. bir dinginlik ve mutlttluk icinde, ne kadar mutlu oldugumu anlatamam. amacım tek olmak ve  bende bunu başarmanın keyfiyle yazıyorum bu satırları.

bir bira ve bir sigara cabası., oda soğuk, yanımda getirdiğim isitiyi takiyorum fişe, önce bir koku yayılıyor odaya, yanana elektirlik asitinin, ısınan cam lambalarımı.  simdi hersey dahasicak ve icim bir okadardaha yumsak. aklımdaki tek şey, sevgilimin, eve gelmem incin yazdigi mesaj. kendisi biraz hasta ve evde bir bebeğim var. ikisi evdeyanlizlar. yada yanliz kaldigi icin yazılan bir mesaj.

hep tek bir sarki çalıyorum, döndürüyorumkulaklarimda. Eric truufazdan, human being. hızlı ve elektronik,ve arda trumpet sesleriakicilik icinde giriyor kulaklarıma, ve  beni koruyor disardaki seslerden.


stüdyomada yaptıgım ilk şey bir yazıyı yazmak, yeni bir baslangica iciyorum ve tüttrüyüorum.

hersey güzel, Murathan. munagninson kitabi aklimda, 995km. bir katillin yaşamı,. aslında budan sonra yapacağım şey kitap okumaya devam etmek. ama heyecandan ne yapacagimi bilmiyorum.+herseynden hersey var, okdaracok yapmak istedigimsey varki, icimde biriken, iscimdekarsilastigim kadar çok şey varki disrai çıkmak isteyen,  aralık ayi ve yılın sonu. herseyduragan gibi, sokaklarskain. soğuk birr sir ve ben yer altindA yeni notlara yazmaya başlıyorum.


görüsmek dileğiyle.

sevgiyle kalın

Mahir

o his

 



 merhaba


nasıl anlatsam,nasil  baslasam, biramdan bir yudumla basliyorum. biraz sıcak. biraz beklemiş ama yinede güzel. aslında icimdeki acı dan bahsetmek icin baslamistim bu cümlelere ama acı  başıma gecti kalbimden, kafamın  icinde bosca dönüyor bir acı. yapılacak birey yok gibi.. sadece biraz bas ağrisi bırakıyor. icimde bir seyler durağan, sessizce düsünceli, yüzü asık mi demeli, belki biraz, herseyden biraz var. hersey bir arada. sebebimi? ilgisizlik, pişmanlık, uzaklaşma. hepsi yine bir arada.


başlıklar halinde onlara bakalım.

ilgisizlik. garip bir. his, oturup, yaninda konuşmaları dinlemen, ve kimsenin senin ne düşündüğünü merak etmemesi ve söylediklerini bir tek senin duyman gibi, yada kısa cevaplarla gecen  konuşmalar.

aslında çok daha geniş bir konu.esin ve çocuğunla birlikteysen, isleri dahada zorlastiriyor, ayrıca eşinde senle ilgilenmiyorsa, daha zorlaşıyor, bir dügüm oluyor icimde. icimde birikiyor, sesimi kısıyor, tedirgin oluyorum, huzur arıyorum o an.


iste pismanlikta burda başlıyor, neden huzuru aramak istediğimle ilgil. ,Arkadaşlarımla hep birlikte olabilmek isterken, gitmiyorum buluşamaya, başkasına kizginligimi, arkadaslarıma yansıtıyorum, yada yansıtmamak icin buluşmuyorum, sonuc, pişmanlık, neden gitmedim diye.


ve uzaklamasa. bir konuda söylenecek briz söz yok gibi.hersey açık.



suan odamda tek oturuyorum.


daha iyi hissediyorum, bunu biriyle paylaşmak hissi, beni rahatlatıyor.


Viyana semalarından geciyorum,



Sen altta ben üstte,

Acaba sen orda misin diye merek ediyorum.

Sen ordaysan islik calarmisin,

Bulutlar kaplamış bir sehiri,

Ve ben sehirin üstünde uçuyorum.

Bir bulut silsilesinin icinden yarıyorum .


Sen olmasan, ben burda olurmuşum diye düşünüyorum.

Sen olmasan, ben olur muyum diye düşünüyorum.

Sen ve ben.

Ortada  ve asagida viyana..


Sen ortasında

Ben yukarda

Hep biz variz.

Hep sen yoksun.

Büyüdün kocaman adam oldun.

Artik yolları kendi başına yürüyorsun..


Sana el salliyorum havadan

Bir kus misali..


Cebimde şarap, beyaz mi beyaz, acik mi açık, iciyorum, 

her yudumda, iciyorum her yudumda eve biraz daha yaklaşıyorum.

Sen kendi evinde oturmuş, sabah senle konuşuyoruz.

Üc arkadas, üc kardeş,

Sen en küçük, ben büyük, aramızda bir ortanca,

Dagilmisiz saga sola,

Dünya küçük derler

Ben hiç küçük görmedim dünyayı,

Dünya kocaman.

Deniz güneş ve uçsuz bucaksız.

Bizi bir rüzgarlı savurdu


Bizi savuran neydi bu kadar, dünyanın her tarafına..


Bir ideal mi bu ayrilis,


Bir bakış mi bu farklliik..


Hepimiz ayni anadan babadan cikmis,

Hepimiz ayni sütü içmiş..

Herkes ayni aileden büyümüş.

Üçümüz hep farklı



Sen en küçüksün ama hep aramızda

Sen  varmissin giibi..


Hep

Hep


Neden ağlamak isterken  güler insan,

Nenden yamaksak isterken ölür insan

Neden istedigiklerinin pesinden kosmaz insan


neden  bu hayal kiriklari ve göz yaslari

neden akan bu göz yaslari,

bir nehir olup akiyor gözlerimden,

bir nehir, bir dere.

bir damla göz yaşı

Keske göz yaşlarım bir göle düşseydi,

İzlerdim bu buharlasmasini..

belki bir bulut olurdu gözyaslarim.

Belki bende o bulutlardaa yaşardım,

Tam üstünde

Belki bir kule olurdu bulutlarn üstünde.

Çocukken gördüğüm gibi

Bir hayal dünyasında yaşardım.


Ucuyorum Gokyuzune

Bir derin okyanus icinde  kanatlarimi  cirpirmana gerek yok

Ruzgar beni coktan almis

Bense uzanmis bir sogut dalina.

Asagi sarkar gibi asilmis bir agaca

Kac gunum gecti yollarda

Ah sen  bir ben im kesisseydi yollarimiz  bir cinar agacinin golgesinde..

Soluklansaydik  akan bir derenin kenarinda 

Ulassaydik okyanusa 

 sen burda dur,

ben kahve yapmaya gidip gelicem... gibi.


suan kahve ocakta


sigara paketimi sariyorum,,

iste orda msamda, yaninda paralar,


tütün tamam.

hatta ikici tütünü buldum, otumu  ararken..

ve hepsi bir yerde

uyun kagit ve malzeme.

hepsi yan yana duruyor.

ilk adim baslasin.


bir cakmak, üsttünde kurbaga resmi varm. birbuket tutuyor kurba.

takim elbiseli.


elimdesarilmis bir sigara ve cicek tutan kurbaga.




bir kahve kosku gelmeli.

bu arada viski nerde..


nerde olduguu cokk iyi biliyorum..


bir kosu kahveye, viskiyi kapmaca ve bir pencere yada balkon. bir acikli duman icin..


kokluyorum.. 

geliyorum :)) 





uyarici

 ben,

uzunn zamandir yazmadigim bir  blogumu hatirladim,


hatiralarimi yazdigim bir günlük.

hep  bir kitap olsu isterdim, hatta keendime söz vermistim, kitapini cikarmadan ölmek yok diye.


belki bir gün toplannir bu yazilanlar, benim toplamya niyetim yok


eve geldim, gece,


br viski ve kahve ve duman..


hepsi bi arada cok keyifli olabilirdi sanirim..



uyarici etkisi falza bir aktivite..




Bir rüya


rüyamda bir terastayım,  yüksek bir yerde oldugumuzu biliyorum ama tam olarak nerdeyiz emin degilim.    terasin avlusunda yürüyorum, kenarda sandalyede oturan iki kisi var, yaklastiksa onlara, birini taniyorum, üniversitde arakdasim ilkay, herzaman sevdigim, cana yakin tatli bir arkadasim,  beqyaz plastik sandelyede oturuyorlar, yanninda bir erkek arkadasi, sanirim sevgilis ama emin degilim, nedense  bir cekim hissesiyorum erkegin kiza dogru sahiplenmesini. ilgim ilkayda. ilkay gelip yanima oturmami istiyor, o zaman  görüyorum manzarayi. bir ormanin üstüde bir terastan asagi sonsuz ufka bakiyorum.  agaclarlar llabaildigie kizil, sanki salkim gibi, hepsi kirmizi,  ve tam karsimda bir gües kizili..  o kadar sasiriyorum ki. ne kadar güzel oldugunu söylüyorum ilkaya. gözlerime inanamiyorurm.  bir tirpteyim sanki, hersey okadar güzel ve berrak ki.. o sirada fark ediyorum, nne kadar yüksekde oldugumuzu.  ilkayin yaninna oturuyorum.  o sirada asagi bakiyorum, kücük  kaplanlari görüyorum, sürü halindeler, onallri gösteriyorum ilkaya. ne kadar güzeller diye. o siarada birden bir kaplan zipliyor bizim terasa, yanimda dönüp duruyor,  kocaman, rengerank. deseneri inanailmaz, yesilimsi, biraz korkkuyorum. de digerlei atlyiorlar terasa yanimda 3-4 kaplan  ddönüyorlar, bir kaplan yaima geliyor ve ufka bakiyor. dokunmak istiiyroum kaplana. elimi uzatiyorum, kaplan sakin ve ufka bakiyor yanimda.  ilkay korkma diyor dokunabillirsin. elim cok yakin renkli kaplana. banna bakiyor dönüp ve sakin. dokunmuyorum ona , sadece havayla seviyorum onu, ellerim dokunmuyor kaplana. sonra bi merak terasta bir ev var, iceri geciyorum. bir oadadayim, sevgilim orda. birlikteyiz. onunla huzurluyum. tuvalete gitmek istiyorum, tuvalette iki kiz, iki sevgili, öpüyorlar. bana bakiyorlar, gülümsüyorum onlara.  nedense bir kova ariyorum ama yok orda. koridorda ilerleiyorum, yeni insanalr gelmis eve, taniyor gibiyim onlari ama sicak insanlar, kkoridordan terasa cikan  kapida tanidigim bir erkek duruyor, biriyleriyle konusuyor, selam vermek istemiyorum, sadece cikmak evden terasa, kapida cekilmiyor. itiyorum onu haifce, bana bakyior. tanidigi belli, bense devam ediyorum terasta, kafamda dücünceler. ormana dogru ilerliyorum.

Harfler


PARMAK UÇLARIMDA

BELKI SON BIR SIGARA

BELSI SON BIR VIKSI

YENI YILDA

YENI BIR SABAHTA


o-n

 yeni yılda son kez yaziyorum, ve ilk kez  bu gece 


gecenin icinde ben

yillar gecmis hayatimda

yine karsimda sen, icerim viskmi

merhaba, demeli belki en başta

sen ve ben, ikimizde gergin.

karsilikli bir merhaba yumuşatır buzlari,

yanimda bir viski

buzsuz

icerim 

ben

o

n

u


pasifik

 yillar ve ben

sen ve o

sen ve biz

yoksa kimse

sen ve ben

biz.


ucurum kenarinda

bir Dalganin ucunda

pasifikte

dalganin mi boyu büyük yoksa ben mi ufacigim

hepsi üstümde sonunda

hepsi ucan bir balıkta.


?

 evet

karsinda ben

heyecanli

simdi hatirliyorum yasanalari

sen, balkonda otururken gümüşsuyunda..


evde balkonda--  sularin arasinda. mutlu ve heyecanli...  yeni aldigin sony laptopun,

Ona paykel adini takmisintin, sonya beyaz. 

simdi 10 yil gecti, berlin'de bir masada oturuyorsun, bence herseyin var dostum..

10 yilda yasadiklarin, cilginca  be be ebe dostum. 


o balkonu su aldi, yasadiklarimdan...

solda bir piyanist, öğleden sonralari ve pazar

piyano dinletisi...

adi macka mi olmali....


ah bir cikarsam adini.. arka bahce benim..

eski sevgilim..

o

 merhaba.

merhaba +

merhaba sen

ve ben

bensiz olmayan birr aksamda sensiz olabilirmiyim

diye düşünürken

tek 

duy

 ben mi seni özledim, yoksa sen beni mi.. yillar gecti.. yillar oldu.. en son mackda karsilasmistik

simdi burda karsimda bir ben ve bir sen

düşüncelerde karsimda.

sen

masun+ben ümit icinde

ne mi olcak

sen

 ve ne fark ettim

insan ve insan

hepsi başka bir dünya 

baska bir hayat yok insandan..

sadece iki insanin bir araya gelmesi bile heyecan yaratan duygular.



22222222222222222222222

 günaydin yada yeni yilda uyuyamanlardamisiniz..


sabah v yada aksam, belki sabaha karsi. tek basina bir viskki bardagiyla. 

yeni yilda.

yeni bir yasamda

etarafa bakiyor mu bilinmez..


masasinda cok mutlu.. 

saklambac oyununda ..


tren ve arkadaslar

 neden oldugu hakkinda bir aciklamam yok, bir terende oturmusum..

yanimda arkadaslar.. hep birlikteyiz...
yada herks yanliz..
mutlumuyum bilemiyorum ama sevgi dolu oldugumu kesin, sarilmalar koklasmalar arasinda gidip geliyorum, icim sicak, birseylerin farkinda olarak dönüyorum bu yolculuktan..
neden mi olanlar,, nedemi bu yasananlar..

kelimler anlayitoyr beni. kelimeler dökülüyor ellerimden, tuslara..
tarif mi etmeliyim bu yasnanalari.. ölüm ve yasam  arasinda gidip geliyorum.. gecenin bir sabahi
ates basinda oturmusum.. yanlizim. soguk bir gece.. arkadaslar karsimda. hepsi sarhos..


hepsi bos konusmlardan, nedense renklerden bahsetmeyi seviyorum.. kelimerin yerine renkler..
sadece saf renkler.. hep sari sonuna kadar sari...




ates rengi kizil..

hep sabahlarin olmasini beklerken gecen geceler,

sabah olmayan bir aydinlik.

ortasinda ben

ortasindayim atesin..




paylas

 paylasiyorum düsüncelerimi, kendime acigim, incitmeden herkesi ve kendimi..

tek yaptigim visuallar 

ve insanlar görselleri istiyor, bense kendimi

bir ben olarak, bir benim


ama mutlu oluyorum insanlari görmekten, onlarin beni görmekten mutlu olmasi beni daha cok mutlu yapiyor

ne az ne cok

 herseyi güzel yapmaya calisirken, kendimimi mi kaybettim acaba, ne yaptigim konusunda.. hep birsey yapmiyorum mu ne, kafamda bu soru, herzaman soguk bir nefes gibi arkamda, herkes cok calistigimi söylüyor, bense ne kadar az calistigimi, sanirim ortada bir sorun var- ne az ne cok..

kasaba ve sehir


 günaydin dünya, 

ne zaman uyumaya calissam uyaniyorum,

kafamda düsünceler, gözlerimi kapatiyorum ama beynim cok fazla calisiiyor, biraz zorlaniyorum beynimi yönetmek konusunda, cok hizli dönüyor düsünceler, her han heryere carpabilir gibi, suda bir aksam düsüncülerimi, yüzerek sahile gelip uyusam,  derdim uyumakda degil, yasamak, nasil bir hayat yasiyorum, bir dolambaçlı yolda, gül bahcelerinin arasinda gülleri kokluyorum, hayat güzel diyorum kendime, hayat eglenceli ve cocugunun olcak, bir kadin karninda cocugunu tasiyor,  ve her gecen gün büyyüor cocuk, bazen konusuyourm onla, annesi hakkinda, gelecegi hakkinda, gelcekden pek bahsetmiyorum aslinda, olanlari ona acikliyorum, saniriim odada duyuyuor disardakileri, bhoraz aciklmak onada banada iyi geliyor. güzel bir kiz, ve zorluoyrum onu herzaman.. sevdigim kadini.. hayattaki varligim, esim  ve sevgilim. kendime ne kadar katiysam bazen, onadakati olabiliyorum.. cok mu sey istiyorum ondan, oysa o cicekler arasinda ne kadar mutlu, böceklere ne kadar düskün, bottan karincalari alip karaya birakiyordu, bogulmasin diye karincalar. bu kadar svegi dolu bir kadin veebazen hep kendini düsünen bir erkek, belki yazdiklarimin yarari dokunur bana, hersey bu kadaraciksa, neden farkli davranman, belki biraz korku, sosyal korku, yanlizlik korkusu, yaninda hep onu istiyorsun, seni seven kadini ve hep baska seylerin pesine düsüyorsun o yanaindayken, garip bir his, onun yaninda sakinlesiyorum, onun yaninda mutlu ve huzurluyum, konusmama gerek yok, yanimda olmasi yeterli.. onu degistirmemeliyim, en azindan daha yumsak bir sekilde hayatindaki noktalardan bahsedebilirim, bazen baska bir kadin oluuyor, bazen bir kasaba kizi, sehire gelmis.. sehirde bir adam sehirin icinde kaybolmus ve bulusmuslar ortada..



BEN

 BENDEN ÖNCEKI VE SUAN KI BEN

ARAMIZDA SEN

SENSIZLIGIN ORTASINADA DURAN BEN


NE GECMIS NE
GELECEK SUANDA DURAN BEN, 

BEN KENDIMI TANIMAYA CALIRKEN DEGISEN SEN

SEN VE BEN- DIGERI OLMADAN-BIZ

SENSIZ VE BIZSSIZ ORTADA DURAN BEN


sene

 evet yazıyorum bir yanlizligin icinde,

bir heycan firtinasinin icinde

bir kadin var düslerimde

hatta yanımda

ama ben düşlerimdeki kadına asigim

daha iyi anlıyorum gecmisi ve olanları

hep o ilk  ani düşünüyorum


cok fazla mi zaman gecti ne

nerdeyse on sene.

simdi ne sen kaldin geride,

nede ben

yanyana olsakda simdi

coktan birakmisiz birbirmizi.



Nasil

 Anlatmalı bu yaşanaları.

icimde bir hüzün, yanimda bir kus, pencere acik

ucmak istercesine bana bakyor,

kus ben miyim 

yoksa sevdigim mi bilmiyorum,

korkuyorum ucmasindan.

pencere acik

icimde bir rüzgar

esiyor .



ANIM


anılarım arasında,
  icimde bir sikinti..


sinirleniyorum !!!


sinirlendiğim seyler yüzünden kendime kızıyorum, baskalarinini yaptiklarinin beni kizdirmasini pek anlamıyorum..


neden bu kadar çabuk kızıyorum,,,


neden bu kadar çabuk daralıyorum hersey bu kadar güzelken, suan bir yolucuktayken..



yazmak iyi gelir diye  düşünüp yaziyorum..



ama çok yararli olmuyor gibi.. yada. oluyuor mu ne !!



kafamdaki seylerin tekrarı, hep bir cevap.



anliyorum, kabul etmiyorsa etmesin.. sensin yapan..



karar veren sensin dimi mahir..


başka seylerle ilgilen.. seni daha mutlu edecektir..


emin ol..


seni seven bir dost.

mutluluk

 güzel bir günle baslayan bir cümleyle baslasam bugüne

güne güzel baslarsam yazamam ki  bu güzel cümleleri

o yüzden yazamıyorum bu güzel günleri

kim ?

 iyi hissediyorum,  biraz garip, biraz cekinceli, beni en güzel mahsun sözü tanimlar.



uyku

 yasiyorum, uyuyamiyorum uyku bana hasret, ben uykuya.




uyku öncesi gece yarisi bir yanlizlik

 hüzünlü bir günün ardindan  uyuyamaminin getirdikleri, üzüntü diz boyu..

neden ve nasil oldugu üzerine yazmak istedim.. belki azalir dertlerim diye ama ne degisitiirir bu yasananlar icimdekileri , nede disardakileri..

üzgünüm, yaraliyim ve mutsuzum.. cok mu agir oldu.. bu agirligin altinda kalan benim, o yüzden hareket edemiyorum. 

sabaha karsi oturma odasinda bir koltukta uyumaya calisiyorum, kiyafetlerimi degistirmek gibi bir derdim yok, üzerimde bir batteniyede beni isitmaya yetmiyor, koruyor biarz soguktan hepsi bu..

öncelikle bugün aldigim bir telefonla olaya baslayayim..  gündüz uyaniryorum, ögleden sora 4 yataktan cikiyorum, sasiriyorum, nasil bu kadar fazla uyuduguma, son günlerde  uzun uyuyuorum, ve hergün uykularimin süresi artyior,  ve gün gectikce sadece karanliga uyaniyorum.. ve sabahiin aydinliiyla yataga gidiyorum, yakalsik 1 haftadir bu böyle, belki daha uzun bir süredir devam eden bir durum.  iliskilerim ve randevularim tammaiyla alt-üst oldu, ne randevulara yetebiliyorum nede görüsmek icin bir insan var etrafimda.. sevgilimle yasiyorum ama onuda pek gördügü söylenemez. sanki cok mesgul bazi seylerle, hep birseyler kafasinda, ve yapmasi gerekenler filan, uzuyor yolllar,  bense cekiliyorum, geri cekiyorum kendimi ondan bundan,  o yüzden pek kimseyle görüsmüyorum.. yani hic görüsmüyorum..  sabah kahvalti yapiyorum yada yapmiyorum.. ruh halime bagli. ama genelde yapmiyorum, sanirim bi süredir yemek yemeyide biraktim. bogazimda bir agri ve halsizim. 

halsizligimin sebebni ac omamama bagliyorum, belki icki ictigim icin oluyor diye düsünüyorum, ama icsemde, yemek yesemde degismiyor uyku sürem aksine artiyor. dedigim gibi hersey birbirene girmis durumda, öncelile gece-gündüz.. garip bir his insanlar uyanirken yataga girmek ve insanlar isten dönünce uyanmak.. sanirim yorganin altinda saklaniyorum.. nefes almak icin bir bosluk birakip, gündüz karanligin icinde kendime bir yuva yapiyorum.. insanlarla görüsmemek, yanliz kalmak sevgilime daha cok yakinlasma istegi duyamama sebep oluyor, farkindayim, ama nedense ben ona yaklastikca oda uzaklasiyor benden.. garip bir ikilem, o yüzden uzak duruyorum ondan.. bir bilinmez denklem..

evet bugün telefon aliyorum sevgilimden saat 6 gibi,  aslinda ben ariyorum, evde göndermem gerken mektuplar birikmis ve bugün birseyler yapma karari aliyorum kendimce, bugün bu mektuplari postalamak istiyorum, okadar mesajdan sonra artik göndermeiylim mektuplari.. keske ask mektuplari olsa, tamamiyla isle ilgili detaylar, faturalar, bilgilendirme notlari..  sistemin calismasi icin gerekli evraklar.. 

komik,  pul ariyorum evde , sevgilimin cekmesine bakiyorum, bir kac tane pul buluyorum  ama yeterli degil. o yüzden ariyorum onu, belki bi baska bi yerlerde vardir diye..  


aciyor telefonu, daha pulu soramadan basliyor anlatmaya, bir arkadasiyla gecen hafta iki defa bulsutugunu ve ondan korona ciktigini söylüyor..  evet telefondamiyimm evet ordayim.  acaba telefon acmasaydim, bunlar olmucakmiydi diye düsünyorum.. testi gecen hafta yaptirdigini ve sonuclari bugün aldigini söylüyor.. sasiriyorum.  kiziyorum, nasil sana test yaptirdigini söylemez diyorum, oda ona söyledigini söylüyor,, inanamiyorum bu olanlara..  ve ardindan kapatmasi greketigini, suan mesgul oldugunu ve sonra araiyacagini söylüyor.. dünya dönüyor, bende dönüyorum... aklim, basim herseim birlikte dönüyor..

cok garip hissediyorum, oadada  pul aramayi birakiyorum.. duruyorum.. telefonunu bekliyorum.. 15dk sonra ariyor..  evet kaldigi yerden devam ediyor.. testin pozifit ciktigini, kendinde olup olmadigini bilmedgini söylüyor.. bende hersey cok net ama  sinirliyim.. aklim almiyor, test sonuclarini beklemeden tekrar görüsmesini en azindan aklim almiyor.. kiziyorum.. sonr afark ediyorum, birsey degistirmeyecegini bu söylediklerimin,, ona kizmadigimi, onu sevdigimi ve eve gelmesini söylorum.. o soruyor, neden aradigimi,  pul icin diyorum.. oda yok diyor ve kapatiyor telfonu..  belki cok  detay oldu ama yazmak en iyisi..  evet kime kizacagini bilemeden odada kaliyorum.. elimde mektuplar. 


maskeyi takip sokaga cikiyorum, deli gibiyim, sokaklar bombos, ve  az sayida insanlardan uzak duruyorum.. nefes alamiyorum, maske fazlasiyla agzimi ve brunumu kapatmis. bir kösede aciyorum maskeyi-nefes aliyorum.  delimiyim bilimez elimdeki mektuplari postalamak  icin hizli adimalarla ilerliyorum..  üzülüyorum kendime,yasadiklarima..  birsey düsünmüyroum.  postaenin önündeki otamatlara gidip pul aliyorum,, elimde olsa bütün paramlaotamattaki bütün pillari alicam, kart kabul etmiyor, sadece bozukluk, bütün bozuklarimi cikartip hepsini otamata atiyorum,, cilginca bir pul istegi icinde pullari aliyorum, mektuplara yapistiriyorum.. elim titiriyor..ne yaptigimi yada neden yaptigimi bilmiyorum..  mektuplar posta kutsundan düsüp yere saciliyor.. hepsini topluyorum ve tekrar posta kusuna atiyorum, bu sefer icine girdikleerinden eminim..  dönyüroum

ne zaman bu  alis veris merkezine gelsem, alt kattaki süper marketten viski alirim,   birden süpermarketi  hatirliyorum,, dönyürum , adimlar cok hizli alt kata markete giriyorum.  yillarca viski aldigim reyondan iki sise viski alip ilerliyorum. gülümsüyroum. ( cok sevdigim bir askim benim icin viski calmisti bu reyondan hatirliyorum,  hala gülümsüyorum.) .   cilginca bir sira  var kasada, kestirmden herkesin önüne geciyorum.. kimseyi kendime yakalamiyorum..  ödeyip cikiyorum.. suanda viskiler masada öyle duruyor, aldigim fazla pullar da cebimde,  eve geliyiorum.. 

kahvalti yapmadigimi fark ediyorum , saat 7.30 civari,  acliktan kivraniyorum ama yemek yemek istemiyourm, garip bir haldeyim.. mutfagi temizliyorum,  sevgilim camasirlari mkainadan alip asiyorum..

o sirada kapi aciliyor ve sevgilim iceri giriyor.. o da panik halde...  ilk söyledigi sey arakasinin bir sucu olmadigi,, sasiriyorum, beklediim ilk cümle bu degil cünkü.  arkasini savunmamasi grektigini söylüum..

oturma odasina giriyor, masadaki pullari görüyor..kendi pullarini,  pullarini koydugu zarfi soruyor, ben daha cok sasiriyorum.. cünkü böyle bir cümle beklemiyrum.. pullari ararken cikartigimi söylüyorum..

komik bir durum aslinda.. cebimd eokadar cok pul varki, acaba cikartip hespini ona mi versem diye düsünüyrum.  saskinligim gözle görüloyordur herhalde.. kzgiligimda ayni sekilde..

masaya geciyoruz,  cay yapiyorum, konusmak istiyorum,, o baslangici hizli hizli geciyor hikayanin, durduruyorum.. sorularmi cepmlamsini istiyorum,, arkdasinin ne zaman hastalandgini, nezamna test yaptirdigini, kendiisyle ne kadar bulustugunu soruyorum, cevaplar pekde ic acici degil, kapatmak isterceine ters ceveplar veriyor... tartisma büyüyor.. aslind atartisiclak bir durum yok, ikimizde kabulleniyoruz bir an, ne yapammaiz gerektigini konusuyoruz, sonra  öncelikle bulsuatugumuz insalara hber verelim diyorum..   benim pek yazacak kimsem yok,  dün iki arkadasim ugramisti bana, onlara yaziroum... insternetten ne yapmaliyim diye arastiyorum,,  bir arakasimi ariyorum, testyaptirip ama tetsi negatif cikan,, anlatiyor telefonda,, bende durumu anlatiorum, gülüyoruz.


ona yeni aldigim ferrardien aradugii söylüroum, ikimizde yeni ferrarim üzerine konusuyoruz,  koltuklarin isitmali oldugu, kendine kendine sürebildigini, hatta benzin parasini kendisinin kazandigini, gülüyoruz, bir an olsun unutyuorum bu yasadikalrimi, sonra ana konuya dönyüriuz, hastaligima..hastaligimiza..


odada oturmusum, sevgilmin telefon konusmalrini bitirmesini beklyiorum, saat 10.30, hala acim ve hala konsumamisiz ne yasadikalrimizi ve hissettiklerimizi,,  mutfaga girdigimde,  konsumasini bitirip, yarin bir arakadasiyla doktara gitmei planladigini, benim test yaptirmama gerek olmadigini söylüor, onda cikarsa bendede cikar diyor..   sanirim bu cümle evde hersein patlamasina sebep oluyor...  ortlik karisiyor,, bagrsimalr devam ediyor..   onunla konusmak istemedigii söylüyorum. konusmayi kesmek en yiyisi.. banyoya gidiyor ve  agliyor,, banyodaki camlar yere indiriyor, küvet cam kiriklariyla dolu.. acaba iyimi diye banyoya giriyorum, yerde oturmus agliyor..  ona kizgin olmadigimi söylüyroum ama o gürültüde kimse anlamiyor,  ve ben evi terk ediyorum..  sanirim birimizi sar vermemk icin en iyi cözüm, cikiyorum evden.. heryer kapal.. bir resteurant bulluyorum,,  biseyler alip eve geliyoum.. aldigim sey apates kizartmasi ve evdeki dolaptayi biray aciyorum, biarzada ekmke ve peynirle bu fakir yemegimi yiyorum,, 


o ise salonda sigara iciyor, konusmuyoruz, evde bir sessizlik hakimm salona girip bilgisyar karsinda vakit öldürüyorum, ne yaptigimiy ada ne yapacagimi bolmeden ekrana tiklyorum, kapatiyorum tekrar aciyorumm.. ve zaman geciyor saat 12 civari, konusmayi deniyoruz ama olmuyor... sesi cok sert ve benim ona konusmak icin zaman vermedigimi, sadece benim konustugumu, ve sürekli elestirdigimi söylüyor..

bense yasananlara cevp veriyorum,,  cokda önemli degil söylediklerim, sadece söylediklerinin ta tersini söylüyroum, anlasamiyoruz. sesizlik dahada derinlesiyor, yayiylior ve üstümüzü kapliyor..


gece 3 uyumaya gidiyor, gitmeden bana bakiyor,,, konusmak ister gibi,, sadec sunlari söylüroum.. ilk önce beni  aramalydin, ve beimle konusmaliydin diorum,,  oda degisen irsey ok diyip, uyamaya gidiyor,,


suan sabah 6.29  hala koltuklata, uyuyamayan, uyudugunda uyuyamayan ben bunlarimi yaziyorum.. ne mi hissediorum, üstümde br agirliklik, bogazim agriyor, vücudum halsiz ve ben sigara icmeye devam ediyorum.. sanrim bunlari ölme duygusu icin yaziyorum (ölmeden önce son ani yazmak gibi ) ve kendimi cok iyi hissetmiyorum,,, masada beni bekleyen viskim, sanirim acmalyim,,  ya pullar,,gülümsüyorum.. son bi sigiara icelim..

sevgiyle,









kitap

bir açılsa icimde, bir okuyabilsem seni...sadece düsünsem seni
Hepsi
isteklerim çok fazla degil.
bir kahve ve sigara..

dduup dururken cikan tartışmalar, üstüne yağmur yağmakta...


bir sabah

bana birseyler oluyor,
değişiyorum mu ne,  artık gercekleri görüyorum mu ne.

dahaki gercek bu olanlar,
dünyaya daha  çok adim atmalı... düsünce ve yaşamı birleştirmeliyim



tanıdık

kisa cümleyle, aliskanliklarimdan kurtulmaya. caliscam..

o yüzden yazıyorum, baska birsey yapmamak icin.. bir kacis belki aliskanliklarimdan...

acaba beni ben yapan seyleri bulma adına,  aliskanliklarimdan uzaklaşmak
masada oturup bunları yazmak ve yazdigini yazarak tekrar yazmak,
istediğim şey kaybolmak degil. kurulmak.....

acaba yeni bir bebek olaydım siddhi ve secimlerimi kendim yapailseydim, bu mahir oluruydu yasamda, belki biraz.. belki yarisi, ama fazlası degil... hep beklerken büyük seyleri küçük dalgalarla zaman akıp gitmiş... kendime sorduğum soru, bırak bu düsünceleri ve son anda yapabildiğini yap, hep icimde bir pişmanlık duygusu... beni yaksa,,,belki kurtulurum ama damla damla icimi damlıyor ve bir göl oluyor, icimin atesi bu gölde sönüyor ....  neden diye sorduğuma kendime, nasıl böyle bir göl oldugunu sorduğumda kendime, damlaları saymam gerekiyor... kriz ani...bir panik ve yanlizlik:

kücüklukte basarma ve kendini ayristirma arzusu
Özel ve yanliz olmak..
kibir hatta safada..
orta yol yolcusu..
gösterme ve sevilme düşkünlüğü...


ne oldu bana... neden böyle bir adam oldum... beni kim yarattı ?
hayatta kalma icgüdüsü..

cikarcilik
kirlenme...
ince hesaplar...

detaylar ve. boğulmalar..

özetliyor beni ve içimdikleri...


tanıdık bir yüz aradım...




hep ve hepsi

biraz yazmakla başlıcam düsüncelerime. zamanının  beni bıraktı yerden gecmisime bakıyorum,,,
hep gecmisle kendimi karsilastiriyorum.. hep bir eski mahir ve hep bir yeni mahir oluyor.. arada kalan ben

Uzak

Uzak
Pariste oturmuşum, oh üstüme sağlık.. birde uçak gelse konsa yanağıma, taşısa beni uzaklara
Nasıl mutlu olurum.

Siir

Siir
İçinde bir siir
bacak bacak üstüne atmış.
Beni bekliyor
Bense siirin bana gelmesini bekliyorum..
Peki batan bir gunes
Peki sen
Batan bir anı
Peki ben
Battıkca açılan bir çiçek
Yasamak icini sonsuzuktan çıkan
Paris

hep si

Hep si bir den sen sin..
Sen hep olsan
Sensiz olmuyor

aklıma aklımdan

Uçurum aklıma düşen ilk kelime
ya sen düşseydin bana
aklımdan..

Sair

Sair olmaya çalışan bir gezgin
Masumca yazıyor
Belki kitap olur yazdiklari
Belki peçetedeki istek sarkisi

Mutluluklar

Mutluluklar bizim olsun derdim.. ya mutsuzluklar... onlar kalsin.. dertlerini unut beni unutma

Masum

Masum
Uykuya dalmaya calisan bir cocuk
Atlantikten geciyor.. Önüm arkam sobe..

yumak

Nasıl olduğuyla ilgili sorular yumağının icinde bir kedi gibi hissediyorum...

Hep

Hep
Hep benim hep senin
Hep bizim
Yok onlara
Uçurum kenarında
Yastık altında
Seni ariyan gözlerim
Uykuya düşmeden
...
Mutluluk icinde yüzüyorum, 
uçurtmalar uçuyor basımın üstünde..
Altımda bir Deniz
Marti Misali..
Balık mi avlıyorum ne..
Gidiyorum ama bir bilinmezlige
İçimde anlaşılmaz tarifler
Bir yemek kaynatıyorum
Ağzım tatlansın diye
Yapabildigim sadece bu..
Elimden tek gelen
Içimden geçen
Bir yağmur 
nehir gibi akıyor içimden
Neden deli ediyor beni.. delik deşik ediyor icimden geçenler
Akıyor denize
Akıyor okyanusa
Bir Şelalenin son damlaları gibi
İçimde kuruyorlar..
Bir ben
İçimde kalan
İçimde duran....
Suyun üzerinde yansıması. 
Görüyorum.. bir buz olmuş...
suya düsen :)

Ben-siz

Giden bir gemi
Yelkenleri açık
Demir almış bir limandan..
Acılıyor derinlere..
Ben bakıyorum gemiye..
Kimse yok üstünde.
Bir rüyadamıyım diye düşünüyorum
Düsünceler arasında,
ilerleyen bir gemi
Bensiz

Sari

Çok güzel bir kız geciyor,
Merhaba dedim ona
Oda bana
Aramızda bir bag mi oluştu..
Belki
En azindan tulumda karsılaşabiliriz..
Belki..
Sarisin mi sarisin..
Neden boyle
Neden soguk sarisinlari seviyorum yada ilgilimi cekiyor
Gorunus itibariyla buz
Ama  
Geldi sordu bana.
Ne arıyorsun diye..
Deri cantami dedim... ( bazen cantacik demek istemistim :)
Gulumsuyorum..
Karsilasmak dilegiyle..

Kitaplar arasında bir adam
Kalın kalın kalmış