yazdıklarıma

önümde kocaman bir bos bir sayfa var. karalayarak  kara dönüştürmeye çalışacagım, satır alarında beyazları görebilirsiniz...

gecenin sonunda

 bir sigara yakiyorum, tek basima .. uykuyla uykusuzluk arasinda kararsizim. bazi kelimeler seni hatirlatiyor,, gülüyorum.. gözlerim sisimis bir halde bitkinim..  siyah beyaz bir fotograf düsün ve turuncu leylekler  gölün üstünde ucuyorlar, iste o resme bakiyorum.. harketsiz hallerine..  üc leylek  ardi ardina ucuyor gibi görünoyor..

bugün mü ?

bugün doğum günüm , hemen simdi suanda olan,


üşüyorum ... bir sonbahar ın serinliği.. hala yazdan kalma inatla, ince giyiniyorum, belki montumu geçen bir klüpte unuttuğum için giymiyor olabilirim, aramızda bir sır. ama daha cok inatçilik bu yaşananlar ama yavaş yavaş vazgeçiyorum berlindeki yazdan.. zaman gecmis.  türkiyede olsa belki daha sıcak olur ama bir sonbaharı degistiremez, belki bi hüzün kaplar sonbaharı ve kahverengiyi.. belki bir atkı sarmalıyım rüzgara karşı..   doğum günüm kücüklügümde okul tatilene denk gelmistir hic arkadaşlarımla kutlayamamışımdır, okul bitti hala arkdaşlarımla kutlamaktan cekiniyorum  yaş 37 olmuş. yolun ortasımı demeliyim, kaba  bir hesapla yarısı, hatta daha fazlası, gülümsüyorum daha fazla olmasına,  daha fazla zamanımın olmasına, daha hiç bişe yapmadim ki,,   ne kadar çok şey var ki oysa ..  küçükken bir kitap yazmam grektigini düşünüyordum, eğer bir kitap yazmadan gidersem gözümün acık gidecegini düsünüyordum. simdi .. emin degilim.. bir kitap yazmak istedigimden, belki uzun metrajli bir film cekmezsem gözüm acik gidecekmis gibi geliyor,  belki giderken bir film cekerim, gitmeden göz kirpacagim size.. sana bana... belkide hayata...  ozaman bir sigara sarip biramdan bir  yudum daha alamaya devam ediyorum bu gece vakti, odamda tek..

mutlu yillar diliyorum sana mahir..  yeni yasinda degisiklerin zamani , burcun öyle söylüyordu bu yila dair.  sende dahil misin bu yalana...  evet bugun benim günüm, dahilim burc yalanına..

mutluluklar. sar artık şu sigarayı..   hala biradan yudum alamadın..   .

korkular

bir itiraf : o kadar cok herseyden korkuyourm ki... kayitlara gecilsin
karar:
yildizlar

Hala korkuyorsun.... bekliyorum.... saat 4, gece, yada yeni uyanmis birisi icin bir baslangic..


gülümsüyorum sana yada haline, üzüntü var mi peki icinde?

gözlerim kacamak,

kacioyrum ve rahat oldugumu söylüyorum,, en azindan rahatim diyorum kendi kendime...


yeni uyanmis gibiyim, uykudan cok bu hayattan..

belki

gecenin ortasinda, parmaklarim  yazmami engelliyor...

düsüncelerim bir kacis, gökyüzünde yildizlari izlemek ...




bir delinin güncesi

dus alirken karar verdim yazinin basligina,  dus alirken acaba cildiriyormuyum dedim kendi kendime, etrafta kimseler yok. bu arada ciceklerler ilgilendigim icin kendimi daha rahatlamis ve ferah hissediyorum, uykusuzlugum, iki gündür uyumuyor olusum, vücudumda fiziksel ve pskolijik etkiler yaratiyor sanirim,,,,

güzel bir giris.. tanimlayici, sadece parmaklarimin hareket etmesini istedigim icin yaziyorum bu cümleyi.. parmaklarimin arasinda p ve a yi görebiliyorum, yatay bir eksende  bana dikey acidan görünüyorlar,,,, asagi yukari böyyle, nedense aklim  ö ye takiliyor, ne demek se... ööööööööö.

farkli dillerde söylemeye calistiim bir anlami yok, ama bana inegi hatirlayir nedense ö... öküz ö sü dicem ama daha cok fonetik ile ilgili aklima gelen inek,,,

düsünce seli akip gidior, durdurulmasi imkansiz, citlere carpiyor, nedemek istedigimi anlicaksiniz... bir ova yesillikler... bir dag, gidiyor, ne kadarda hersey kodlanmis... evet birde günes ve gökyüzü.. biraz nehir, hafif dolanarak daglardan geliyor, orda bir köprü mü var?  oh, orda durmaliyim, suyun akisi beni rahatlatir,,, akiyor,,, hemen  su duruyor, köpükler havada asili, beyaz uzun bir cizgi seklinde duruyor... bende durmaliyim.. duruyorum.. gözüm takiliyor,,, bir ekrada nekadar cok sey var dikkati dagitan, hepsi birer karekter .. . aklima gelen bir fotograf, bilgisayarim daktiloya dönüsüyor ve sapkamin altinda basimin yerine orda duruyor..



yine ben,  bir arada kaldim, belki buraya sigarim, günümle.. aklim günceye takildi,  günce ve yonca..

ozaman bir delinin yoncasi olsun bu basligim,
baska seyler den bahsedilim, hep kalip ve baslik, icerigi nerde bu yazinin,,,  hemen yayinliyorum diye bir cevap,,, sanki gazeteciyiz,,

bir sigara iyi gelir sanirim..

alevin rengi koyu sari, bir cakmaktan beklenmicek özellikte,  tekrar cakiyorum, evet koyu sari.. cakmak beyaz.. masa ahsap; koyu kahverengi ,  tavuz kuslari  mavi yesil.. .  duman beyaz.. kültablasi beyaz, deniz kabugundan,,  bir vazo, seffaf, icinde .. bitkiler... yazmak ne kadar zor.. bir fotaraf; uyuyuan bir kedi,,, bir yuavarlak tabela; gri, belki bir gezen; üsütnde  ucusan kuslar...







Bir baslangic,



evde oturup yemek yiyorum, yada ekmek arasi birseyler atisirip sürekli oldugum yerde dönüyorum. genelde bir aclik hali icerinde is ariyorum, belki kamciliyordur beni, is ariyorum derken, bilgisayarin basindayim demek istedim, isler birbirni kovalar, ve ben  uzun zamandir düsünmedigim parayi düsünüyorum, para suyunu cekti, yada hepsini mi harcadik diye sorular gelebilir,  bende sormuyor degilim kendime, ama önden bir kabullenisim oldugu icin masumca ve merakla etrafa bakiyorum.. burda yanlis birsey yok, olamayan seylerin olamamis olmasiylada ilgilenmek istemiyorum, dedigim gibi bir baslangic yapiyorum...